İscehisar

Afyonkarahisar-Ankara karayolu üzerinde olup il merkezine 23 km uzaklıktadır. 1987 yılında ilçe olmuştur. Zengin mermer yatakları üzerinde kurulmuş olan ilçemiz, tarım, hayvancılık ve mermer sanayi üzerinde gelişmiştir. İlçenin adı, ilk defa işitenler için oldukça dikkat çekicidir. "İscehisar" ismi ile ilgili olarak, Anadolu'nun Türkler tarafından fethedilmesi yıllarına bakıldığında şu bilgilere rastlamaktayız: " Çin tarihlerine göre en eski Türk ili (TÜRKİSTAN) Hiyenigne(Koyunlu) devleti beş büyük hanlık şeklinde yönetiliyordu. Kuzeyde KARAHAN, güneyde AKHAN, batıda KIZILHAN, merkezde SARIHAN(İlhan), doğuda GÖKHAN komuta ediyordu.
Şu halde Kara, Gök, Kızıl, Ak ve Sarı isimleri renk değil, birer yön ve Türk İli'nin ayrıldığı beş büyük boy adı demektir.

Selçuklu hükümdarı I.MESUD döneminde Afyonkarahisar civarında 300 yerleşim bölgesi tespit edilmiş, yukarıda bahsedilen Türk boyları buralara iskân edilmiştir. Oturumuna tahsis edilen milletin mensup olduğu boy adına göre bu bölgelerin adları konulmuştur. Bu beş boydan bölünerek Anadolu'ya gelenlerin yerleşim alanları şunlardır: "Kar, Karaca, Karasar, (Karahisar-Afyonkarahisar) İscekarahisar (İscehisar), Karacaören (Belkaramık), Karadilli, Karayokuş, Karakuyu, Karataş, Karacalar, Karasandıklı, Karakışla, Karahalilli, Karayatak."

Bu bilgiler ışığında düşünüldüğünde, "İscehisar" adı Karahan boyundan gelen Türklerin adıdır. Yaşlıların zaman zaman kullandıkları "İscekaraser" şeklindeki ifadelerden de bu hükme varmak mümkündür.
Demek ki Türkler 800 yıl önce Anadolu'yu vatan olarak benimsemişler, Karahanlılar boyundan gelenlerle bölgeye "İscekaraser" adını vermişlerdi. Zamanla bu isim İscehisar'a dönüşmüştür.

Tarihi oldukça eski olan ilçemizde Roma, Hitit, Frig ve Türk-İslâm dönemlerine ait pek çok eser bulunmaktadır. Bu dönemlere ait eserlerin bir kısmı tahrip olmakla birlikte önemli bir bölümü günümüze kadar ulaşmıştır. Seydiler Kalesi, peribacaları, Kırkinler, Çatal Kayalar, Menevşeli Kayalar, Kızıl Kayalar, Selimiye Kayalıkları, Ornaş Kayalıkları, Bacak Kale, Dökümeon Kale surları, Gresunlular Şehitliği, Frig, Roma ve Bizans dönemlerine ait yerler görülmeye değer eser ve tabiat harikalarıdır.

Alanyurt, Selimiye, Çatağıl ve Dağlat çevreleri yayla ve dağ turizmine elverişlidir. İlçe merkezinin kuzeyindeki ormanlık alanlar piknik yapmaya ve avcılığa oldukça müsaittir. Seydiler Gölü çevresi, Köroğlu dağları ormanlık sahaları ve Acısu mevkii ilçenin belli başlı dinlenme yerleridir.

İlçenin Seydiler kasabasında Hasan bin Basri Türbesi ve Camisi bulunmaktadır. Kuduz hastalığını tedavi eden Hasan Bin Basri ve beş bilgin arkadaşı, Horasan'dan gelip Seydiler kasabasına yerleşmişler ve burada yaşamışlardır. Bunların türbesi Hasan Bin Basri soyundan gelen "Tekkeşin" adı verilen kişilerce yaptırılmış ve bunlar türbenin bakım ve temizliğini nöbetleşe olarak üstlenmişlerdir. Hasan Bin Basri'nin muhafızları olduğu sanılan Çoban Dede yatırları da bu kasabamızdadır.

Ege bölgesinin en doğusundaki ilçelerimizden birisi olan İscehisar, 29 °c- 40¢ -31°c-43¢ doğu meridyenleri ile 37°-40¢-39°-17¢ kuzey paralelleri arasında olup doğudan Bayat, batıdan Afyonkarahisar merkez, kuzeyden İhsaniye ve Çifteler(Eskişehir) ilçeleri, güneyden Gebeceler kasabasıyla çevrilmiştir.

Ortalama yükseltisi 1050 m olan ilçenin yüzey şekillerinde önemli farklılaşmalar görülür. İlçe topraklarının kuzey ve kuzey doğu kesimleri dağlık ve engebeli olmasına rağmen, güney ve batı kesimleri ise dalgalı ve düz bir yapı şeklinde görülür. İlçenin genel görünümü ise yayla karakteri taşımaktadır.

İlçe merkezi 7 tepe üzerinde kurulmuştur. İscehisar Çay'ı ilçeyi ikiye ayırmıştır.

Volkanik karakterli ve kalkerle bir yapıya sahip olan ilçenin önemli yükseltileri şunlardır: Ağındağı (1526m), Elmadağı (1516m), Şapane Tepesi (1785 m), Köroğlu Dağı (1526m), Madentepe (1894 m), Karakol Tepesi (1721 m), Asar Dağı (1400 m), Kavaklı Beli (1444 m)

Coğrafî konumu itibariyle ilçe, Ege ve İç Anadolu bölgelerinin birbirine en çok yakınlaştıkları yerde kurulduğu için, bu özelliğinden dolayı İscehisar'da Akdeniz ve karasal iklimin özellikleri görülür. Yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve yağışlı geçmektedir.

İklim şartlarına ve yüzey şekil özelliklerine bağlı olarak belirlenen tabiî bitki örtüsü "bozkır" dır. Ormanlık alanı ilçe yüzölçümünün ¼'ü kadardır. Başlıca orman ağaçları karaçam, meşe, ardıç, palamut ve karaağaçtır.

Tarım alanları ilçenin güney ve batı kesimlerindedir. Genellikle buğday, arpa, ayçiçeği, haşhaş, vişne, elma ve kayısı yetiştirilmektedir.

İlçemizde hayvancılık ev ihtiyaçlarımızı karşılamak için, köylerimizde ise geçimi temin etmek için yapılmaktadır. Daha çok koyun, sığır, keçi, tavuk, hindi ve ördek yetiştirilmektedir.

Mermer:

Kalkerlerin metamorfizmaya uğraması sonucu meydana gelen kaya çeşitlerindendir. Ülkemizde ve dünyada "Afyonkarahisar mermeri" olarak bilinen ve tanınan mermer İscehisar'da çıkarılıp işlenmektedir. Mermer atıkları çeşitli alanlarda değerlendirilmektedir. Bunlardan bazıları şunlardır:

a)İlâç, boya ve kimya sanayiinde,
b)Karo, sıva, çimento ve buna benzer inşaat sektöründe
c)Seramik, porselen ve sert plâstik imalatında
d)Filitrasyon işlerinde

İlçede çıkarılan mermer çeşitleri şunlardır: Afyonkarahisar kaymağı, kirli sarı, Afyonkarahisar şekeri, Afyonkarahisar gülü, kaplan postu ve menekşedir.

Ocak mermerciliği: 1980 yılına kadar ilkel metodlarla çıkarılan mermer, bu yıldan sonra yeni teknolojik imkânlarla çıkarılmaya başlanmıştır. Bundan dolayı taş kaybı azalmıştır.

Mermer, 1983 yılına kadar hammadde olarak satılmakta iken 1983 yılından sonra işletmeye yönelmiştir.

 
DİĞER BAŞLIKLAR
Şuhut
Sultandağı
Sinanpaşa
Sandıklı
Kızılören
İhsaniye
Hocalar
Emirdağ
Evciler
Dinar